Yağmur için dua (!) doğa severlere beddua!
Maden için ağaç kesiliyor, sular kirletiliyor, yatakları değiştiriliyor.
Rant için ağaç kesiliyor, orman yakılıyor!
İmar için ağaç kesiliyor, orman yakılıyor!
Fabrika yapımı için ağaç kesiliyor, orman yakılıyor!
Yol yapımı için ağaç kesiliyor, deniz dolduruluyor.
Yalı yapmak için ağaç kesiliyor
Havaalanı yapımı için ağaç kesiliyor
Deniz manzarası için ağaç kesimi yapılıyor.
Görüntü bozuyor diye ağaç kesiliyor…
Peki, ağaç dikimi yapılmıyor mu?
Yapılmaz mı?
Ağaç dikimi yapılıyor!
Devletin koruması gereken cumhurun toprağını rant için işgal ediliyor. Kökleri ancak toprağa değmiş, göstermelik ağaç dikimleri yapılıyor. Yasalar delinerek, deliklerden sızan ışıklardan yansıyan; Dolar, Euro, Türk Lirası’na ulaşıyorlar.
Ahalinin yüreğini acılar dağlar, sahiplenmek isteyen vatandaşlar; dövülür, sövülürler, hapse atılır. Direniş yapılır, yasal yollar aranır. Ahali ormanların, suların yok oluşuna, ağlar.
Ahalinin sesini kimseler duymaz!
Yasalar çıkarılarak rant musluğu kanun ile işgalciye bağlanır. Çalınan minarenin kılıfı hazır olur.
Devlet kurumları yandaşlara para akıtılacak adrese teslim ağaç, bitki dikimi işi verir. Hem de ağacın bitkinin, ithalinden. Parayı önemsemeden en ucuza alınıp en pahalıya fatura edilerek ağaç dikilir. Dikilen bölgenin iklimine uygun olmayan ağaç türleri ile caddeler, parklar süslenir. Üç ay sonra kuruyacağı bilindiği halde ağaç dikilir.
Bütün bunlar yaşanılırken:
Bilim yok!
Uzman görüşü yok!
Araştırma yok!
Vatandaşlık sorumluluğu yok.
Devlet sorumluluğu yok!
Görev sorumluluğu yok!
Vatan sevgisi yok!
Doğa sevgisi yok!
İnanç yok!
Din yok!
Mezhep yok!
Vicdan yok…
Doğanın kendi doğallığında işleyişi değiştiriliyor.
Ormanlar yok!
Bitki yok!
Yağmur yok!
Su yok…
İnsan, ağaç, bitki, börtü böcek… Doğa yaşamı tehlikede…
ORMANLARI, AĞAÇLARI, SUYU, DOĞAL YAŞAMI KORUMAYA ÇALIŞAN DUYARLI AHALİYE BEDDUA EDENLER…
Önde “din görevlileri,” arkalarında cemaat en yüksek tepelere çıkarak “Allaha en yakın olacaklarını sanırlar.” Bugüne kadar sergiledikleri duyarsızlıklardan, doğa talanından, inanç değerlerinin habersiz olduklarını sanırlar. Utanmadan, sıkılmadan, vicdanları sızlamadan, insanlıktan çıkarak, inançlı insanların değerleri ile alay edercesine Allah korkusu yaşamadan, “kendilerini tanrının huzurunda sanarak” dua ederler:
YAĞDIR MEVLAM SU!
Hadi hayırlısı…